Bu Blogda Ara

30 Haziran 2014 Pazartesi

KURU MEYVE PARÇACIKLI KURABİYE






Kuru Meyve Parçacıklı Kurabiye'nin Malzeme Listesi;


1- 1 çay bardağı kurutulmuş meyve şekerlemesi
2- 2 Yumurta (sarısı içine, akı dışına)
3- 2 çorba kaşığı hindistan cevizi
4- 5 çorba kaşığı pudra şekeri
5- 250 gr. oda sıcaklığında tereyağı
6- 1 paket kabartma tozu
7- 3 bardak un



Kuru Meyve Parçacıklı Kurabiye'nin Yapılışı;


Meyve Kurularını bir tabağın içinde ıslatıyoruz ve yumuşamaya bırakıyoruz...

Bu arada unu genişçe bir kabın içine koyuyoruz... tüm malzemelerini unun ortasına
ilave ediyoruz ve yavaş yavaş tereyağı eriyip hamurumuz kıvama gelene kadar
yoğuruyoruz...

Bir fırın tepsisine  yağlı kağıt yayıyoruz... ve elimizle ceviz büyüklüğünde
parçalar koparttıktan sonra yuvarladığımız kurabiyelerimizi, yumurta akına
batırarak sırayla tepsiye diziyoruz...

170 derece fırında yaklaşık 25-30 dakika pişirdikten sonra üzeri hafif kızarmaya
başlayınca çok kızarmadan çıkartıyoruz...

Ağızda dağılan hafif tatlı bir kurabiye olduğundan soğuduktan sonra servis yapmaya
özen gösteriyoruz ki... sıcakken tepsiden alırken elimizde dağılmaması için...

Çay saatlerinin gözdelerinden güzel bir pastane kurabiyesinin ev yapımına 
uyarlaması olduğunu söyleyebilirim...

Afiyet olsun...







KALBURABASTI (ANNEANNEMİN TARİFİ İLE...)







Kalburabastı'nın Malzeme Listesi;


1- 2 Su bardağı ayçiçek yağı
2- 1 su bardağı su
3- 1 tatlı kaşığı cep sodası (Karbonat)
4- Aldığı kadar un

Şerbeti İçin;

5- 2,5 Su bardağı Şeker
6- 2 Su bardağı Su
7- 3-4 damla limon suyu

İçine;

8- 1 çay bardağı kadar elle kırılmış irice ceviz parçaları



Kalburabastı'nın Yapılışı;


İlk önce şerbetimizi kaynatarak işe başlıyoruz, çünkü şerbetin iyice 
kaynayıp kıvam almasından sonra soğumaya bırakılması gerekiyor...

Derince bir kabın içine iki su bardağı ayçiçek yağını ve bir bardak suyu
birlikte katıyoruz... Bu karışımın içine kulak memesi kıvamına gelecek 
kadar un ve karbonat katıyoruz... Hamurumuz yağlı bir hamur oluyor ve
kıvama gelen hamurumuzu bir saat kadar sıcak bir ortamda kabarmaya bırıkıyoruz...

Kıvama gelen hamurumuzdan iri ceviz büyüklüğünde parçalar koparıyoruz ve
bu parçaları yuvarladıktan sonra elimizle bir çay tabağı büyüklüğünde açıyoruz...

İçine ceviz parçalarından ilave ettikten sonra iki ucunu üst üste gelecek
şekilde bastırıyoruz ve yuvarladığımız hamurlarımızı kevgire bastırıp üzerine
şekil çıkmasını sağlıyoruz...

Hepsini tek tek yaparak yağlı kağıt serdiğimiz fırın tepsisine diziyoruz...
170 derecede ısıttığımız fırında 30 dakika kadar (üzeri kızarana kadar) 
pişiriyoruz... 

Daha önceden hazırladığımız şerbetini üzerine döküyor ve bir gece dinlenmeye
bırakıyoruz...

Şerbetinin mutlaka soğuk olması gerekiyor... ve bir gece dinlendikten sonra
şerbetini iyice içine çeken tatlımız, ertesi gün tüketime hazırdır...

Afiyet olsun...











23 Haziran 2014 Pazartesi

KIRMIZI ERİK MARMELATI






Kırmızı Erik Marmelatı'nın Malzeme Listesi;


1- 2 kg. Kırmızı Erik
2- 2 kg. Toz şeker
3- Yarım Limon suyu veya biraz limon tuzu




Kırmızı Erik Marmelatı'nın Yapılışı;



Ben bahçemden topladığım kırmızı erikler ile yaptığım için tahmini iki
kilo civarındaydı... Çekirdeklerini ayırdıktan sonra 2 su bardağı kadar 
üzerine şeker koyarak kaynattım yumuşayınca altını söndürüp soğumaya
bıraktım...

Soğuyan erikleri robottan geçirdim... kabuklarını ayırmadım iyice içinde
parçalanarak renk vermesini sağladım...

Daha sonra şekerin geri kalanını üzerine ilave edip tekrardan kaynattım...
Kaynayan reçelin altını iyice kısıp çok yavaş bir şekilde ağır ateşte
pişmesini bekledim...

İnmesine yakın limon suyunu ilave ettim... biraz daha kaynattım...

İyice koyulaşıp kıvam alınca altını kapattım ve soğumaya bıraktım...
Bir gece dinlendikten sonra kavanozlara bölerek kaldırdım...
Ancak uzun süre kaynaması sürülebilir bir kıvama gelmesini sağladı...

Mayhoş tadı sevenler için çok güzel bir marmelat olduğunu söyleyebilirim...

Bu mevsimde yapabileceğimiz kadar çok reçel, marmelat yapıp kışa
saklamalıyız... Yazın güneşini, sıcağını, sağlığını kışın da evimizde,
yüreğimizde, soframızda hissedebilmenin en güzel yolu...

Sevgilerimle, afiyet olsun...






KÖZLENMİŞ YOĞURTLU PATLICAN






Közlenmiş Yoğurtlu Patlıcan'ın Malzeme Listesi;


1- 1 kg.Bostan Patlıcanı (orta boy)
2- (3-4) diş sarımsak
3- 1,5 su bardağı (kadar suyu alınmış koyu) yoğurt
4- Yarım su bardağı Zeytinyağı
5- Kurutulmuş nane
6- Pul biber
7- Tuz



Közlenmiş Yoğurtlu Patlıcan'ın yapılışı;


İşe patlıcanları közlemekle başlıyoruz... Fırınlayabiliriz de ancak aynı
lezzeti vermiyor... onun için mümkünse direkt ateşe temas edecek şekilde 
pişirmekte fayda var... Tabii en güzeli mangal üzerinde közde pişirmek ama
ne yazık ki evlerde o imkanı bulamıyoruz o sebepten Ocağın üzerinde 
pişirmek gerekiyor...

Patlıcanların saplarına yakın olan kısımları aldıktan sonra, üzerine
bıçak yardımı ile birkaç çentik atıyoruz ki pişerken içine iyice geçsin...
Patlıcanların her tarafını eşit şekilde pişirdikten sonra su dolu bir kabın
içinde üzerinin kabuklarını ayıklıyoruz...

Patlıcanları bir kesme tahtasının üzerine alıyoruz ve iyice ufalacak 
şekilde bölüyoruz...

Sonra bir tencereye zeytinyağını koyup kızdırıyoruz ve iyice ufalttığımız 
közlenmiş patlıcanları içine atıp yağda biraz döndürüyoruz ve altını
kapatıp soğumaya bırakıyoruz...

Bu arada yoğurdu sarımsaklayıp soğumuş olan patlıcanların içine yavaş yavaş
ilave ediyoruz... 

Servis tabağına aldıktan sonra üzerini pul biber ve kurutulmuş nane ile süsleyerek
servis yapıyoruz...

Afiyet olsun...







20 Haziran 2014 Cuma

Bridget Jones Sendromuna Son! Aslında Yalnız Değiliz

30’lu yaşlardaki her kadının başucu filmidir Bridget Jones. Ne zaman bir ayrılık yaşasak tozlu raflardan çıkar, yalnız veya kız arkadaşlarla toplanarak izlenir. O ağlarken ağlanır, bizim gibi komik durumlara düştükçe “oh be. yalnız değilim aslında.” duygusuyla gülünür, histerik bir rahatlama yaşatır.
Geçen gün meyve suyu markası granini’nin bir reklamını gördüm. Reklamda bir mesaj vardı “Sen yalnız değilsin. Etrafın sevgiyle çevrili.” O kadar hoşuma gitti ki... Sonra şöyle bir durup düşündüm. Hayatımızda sorunlar baş gösterdiği zaman negatif şeylere odaklanmaya başlıyoruz ve aslında hayatımızda varolan ve kıymetini bilmemiz gereken pozitif şeyleri unutuyoruz. Sevgilimizden ayrılmış da olsak bizi teselli eden bir ailemiz, göz yaşlarımızı silen arkadaşlarımız var.
Bridget Jones’u da zor anlarında teselli eden ve yalnız bırakmayan arkadaşları ve ailesi değil miydi?
Her şey bakış açımızda. granini’nin dediği gibi... Aslında etrafımız sevgiyle çevrili. Yeter ki görmek için kendimize izin verelim. Bakış açımızı değiştirelim. Bak şimdi canım bir granini vişne suyu istedi! :) Ben biraz pozitiflik almaya gidiyorum.
Granini Facebook sayfası için: https://www.facebook.com/graniniTurkiye

Granini pozitif reklamını seyretmek için:



Bir boomads advertorial içeriğidir.

14 Haziran 2014 Cumartesi

ÖZEL SOSLU TAVUK (TAVUK DÖNER BENZERİ)





Özel Soslu Tavuk (Tavuk Döner Benzeri) Malzeme listesi; 



1- 1 paket Tavuk Göğüs
2- 1 çay bardağı zeytinyağı
3- 1 yemek kaşığı kekik
4- 1 yemek kaşığı biber salçası veya domates salçası
5- 1 tatlı kaşığı kimyon
6- 1 tatlı kaşığı köri
7- 1 tatlı kaşığı karabiber
8- 1 tatlı kaşığı pul biber
9- 1 ufak soğan
10- 6-7 diş sarımsak
11- Tuz




Özel Soslu Tavuk'un (Tavuk Döner Benzeri) Yapılışı;


Buzlukta dondurduğumuz tavuk göğüslerini kesilebilir bir durumda iken keskin bir 
bıçak ile ince ince dilimliyoruz... (Tıpkı döner keser gibi ince olacak ve bu
işlemi pişmeden uygulayacağız) Tavukların tamamı ince ince doğrandıktan sonra
bir kabın içerisinde tüm baharatları rendelenmiş soğan ve sarımsak ile yağını
ve tuzunu birbirine karıştırıyoruz... Daha sonra doğradığımız tavukları bu 
sosun içinde iyice birbirine karıştırıyoruz... 

Bir gece kadar dinlendirdikten sonra teflon tavada hiç yağ koymadan önü ve 
arkası kızaracak şekilde pişiriyoruz...

Baharat miktarını ve acı miktarını kendinize göre azaltıp, çoğaltabilirsiniz
ancak çarşıda yapılan hazır dönerlerin içerisinde bu sosun olduğunu bilmenizde
fayda var... 

Tüm baharatların kokusu beklediği sürece tavuk etinin içine iyice geçiyor ve pişerken
saldığı koku tavuk döner kokusunu aratmıyor... Göğüs etinden yaptığımız için genelde
sert olan göğüs etini zeytinyağı ve salça resmen çürütüyor ve yumuşacık bir kıvama
getiriyor... Bekledikçe güzelleşen ve yumuşayan tavukları isterseniz daha değişik
şekillerde de doğrayarak ufaltabilirsiniz... 

Afiyet olsun.... Sevgilerimle... 







PATATES KROKET





Patates Kroket'in Malzeme Listesi;


1- 3 adet oldukça iri patates
2- 1 yumurta sarısı
3- 1 çay kaşığı karabiber
4- 1 tatlı kaşığı pulbiber
5- 1 çay bardağı kaşar peyniri rendesi
6- 3 yemek kaşığı Mısır Nişastası
7- Tuz (mümkünse sebze çeşnili tuzot)


Üzeri İçin;

8- 1 yumurta
9- Galeta unu
10- Kızartmak için sıvı yağ



Patates Kroket'in Yapılışı;

İlk önce patatesleri haşlayarak işe başlıyoruz... Haşlanan patateslerimizi
daha sıcak iken rendeliyoruz... Yada bir çatal yardımıyla eziyoruz... 
İçine yumurta sarısı, karabiber, pulbiber ve mısır nişastası ile kaşar
peyniri rendesini katarak yoğuruyoruz... eğer yumuşak olur ise biraz daha
mısır nişastası ilave edebilirsiniz... 

Elinize aldığınız erik büyüklüğünde patates toplarını önce galeta ununa sonra
yumurtaya daha sonra tekrar galeta ununa batırarak şekil verin, İsterseniz
parmak şeklinde isterseniz yuvarlak olarak şekil verebilirsiniz....

Hepsine şekil verdikten sonra bol kızgın sıvı yağda kızartın ve sıcak servis
yapın... Ancak hepsini kızartmayacaksanız bir miktarını dipfriz'de  bir 
sonraki kullanıma kadar rahatlıkla saklayabilirsiniz...

Dışarıdan aldığımız dondurulmuş tüm gıdaların içinde olduğu gibi Patates
Kroket'in içinde de katkı maddesi muhakkak ki bulunmaktadır...

İşte size mis gibi ev yapımı ve katkısız patates kroket, afiyet olsun...

Sevgilerimle,







12 Haziran 2014 Perşembe

CEVİZ REÇELİ






Ceviz Reçeli'nin Malzeme Listesi;

1- 50 adet ham ceviz
2- 5 Su bardağı toz şeker
3- 2 Su bardağı su
4- Yarım Limon suyu yada birkaç adet limon tuzu
5- 9-10 adet karanfil

Kireç Kaymağı için Malzeme;

6- 1 Su Bardağı Sönmemiş Kireç
7- 4-5 litre su



Ceviz Reçeli'nin Yapılışı;



Ham cevizden yapılan bu reçel için cevizin ağaçtan toplanma zamanı çok önemli,
cevizler zeytinden büyük, erik olma boyunda iken toplanırsa daha güzel oluyor...
Genelde Mayıs Sonu ve Haziran ortasına kadar toplanması gerekiyor... Bunu anlamak
için de cevize kürdan batırdığımızda zorlanmadan giriyorsa ceviz reçel yapmaya hazır
demektir... Ben ilk defa Ceviz reçelini bu sene yaptım... ve de çok başarılı oldum
sonra bu kadar uğraşmalı bir işi neden az olarak yaptım diye de üzüldüm... Ama bu
bir deneme senesiydi nasipse seneye daha fazlasını yapmak niyetindeyim...

Komşumun bahçesinden topladığım 50 adet ham cevizin (toplarken ve üzerini soyarken 
mutlaka eldiven takmak gerekiyor) üzerlerini çok ince bir şekilde soydum... Bunun
için salatalık soyacağını kullandım...

İçi su dolu bir kaba koydum ve ilk üç gün neredeyse günde sekiz dokuz kez suyunu 
değiştirdim, daha sonraki günlerde sabah ve akşam olmak üzere günde iki kez suyunu
değiştirdim... Toplamda tam on gün suda bekledi.... Siyah suyunu süzdükçe tekrardan
siyah su saldı.. Hatta son günlerde cevizin yağı da suya çıkmaya ve suyun üzeri 
yağlanmaya başladı...


Onuncu gün kireci çelik bir tencereye koyduktan sonra üzerine suyu ilave ettim ve
bir gece ağzı kapalı bir şekilde dinlendirdim... Sabahleyin kirecin suyunu altındaki
kirecin kalkmasını önleyecek şekilde yavaşça başka bir tencereye süzdüm... Ve
yıkadığım cevizlerimi kireç kaymağı dediğimiz (kireçli suda) beş saat kadar
beklettim... Bu arada sanki günlerdir o kadar kara su salan o cevizler değilmiş
gibi inanılması güç daha da bir kara su salgıladılar... 

Beşinci saatin sonunda suyunu döktüm ve cevizleri iyice yıkadım... üzerini örtecek
kadar su koydum.... iyice haşladım suyunu döktüm.... tekrardan soğuk su koydum
yeniden haşladım ve bu işlemi dört kez tekrar ettim... cevizlerin elime aldığında
içlerinin yumuşadığını gördüğümde bir kürdan yardımı ile her birinin üzerlerine 
sekiz on delik açtım ve tekrardan soğuk su koyarak beşinci kez haşladım... suyunu
süzdüm soğuk sudan geçirdim... ve her birinin içindeki suyun süzülmesini bekledim...
bu arada cevizleri avucumun içinde yavaşca sıkarak (dağılabilirler) içlerindeki
suyun iyice boşalmasını sağladım...

Diğer taraftan 5 su bardağı toz şekerin üzerine 2 su bardağı su koyarak kaynatıp
koyu bir şerbet olmasını bekledim... cevizleri ve karanfilleri içine atarak uzunca 
bir süre kaynattım reçel kıvamına gelinceye kadar pişirdim sonra limon tuzunu 
kattım (arzuya göre limon suyu) 3-5 dakika daha kaynattım...

Soğuduktan sonra kavanozlara doldurdum... Bu arada bahçe sahibinin hakkını da
ayırdım...

İmkanınız varsa evinizde yapın derim... uğraşmalı ama bir o kadar da lezzetli...
Şimdi Kahveye gelen misafirlerime kahvenin yanında lokum niyetine ikram etmeyi
düşünüyorum...

Afiyet olsun, yarasın.... 

Bu arada cevizin faydalarını da unutmamak gerekir, ben söylemeyeceğim bu defa 
zaten biliyorsunuz...







FIRINDA PATLICAN MUSAKKA






Fırında Patlıcan Musakka'nın Malzeme Listesi;


1- 1 kg. bostan patlıcanı
2- 3-4 adet çarliston biber
3- 2 adet kapri biber
4- 2 adet yeşi biber (acı)
5- 300 gr kadar kıyma
6- Yeterince Zeytinyağı
7- 5-6 adet sulu yumuşak domates
8- 2 adet orta boy soğan
9- Tuz



Fırında Patlıcan Musakka'nın Yapılışı;

Oldum olası esnaf lokantalarında yapılan Patlıcan Musakka'ya bayılırım...
Başka hiç bir yerde de bu kadar güzel olmaz, bu defa kafaya koydum fırında
ve kızartarak yapacaktım ama kızartmayı fazla yemek istemiyoruz bunun için
ona da formüller aramaya başladım... 

Hem aynı lezzeti verecek hem de sağlıklı olacaktı...

Patlıcanları alacalı soyduktan sonra tuzlu suda uzunca bir süre beklettim, 
ne kadar uzun süre tuzlu suda beklerse kızarınca o kadar yağ çekmesi azalacaktı..

Patlıcanlar tuzlu suda beklerken ben de kıymalı harcını hazırladım...
Yemeklik doğradığımız soğanları zeytinyağında çok az döndürdükten sonra kıymayı
içine katarak karıştırmaya devam ediyoruz, kavurma noktasına kadar gelmesini bekliyoruz
ve içine ufak ufak doğradığımız biberleri katıp döndürüyoruz... daha sonra rende
yaptığımız 3 adet domatesi ve tuzunu içine katarak pişiriyoruz... suyunu çekince altını
söndürüyoruz ve soğumaya bırakıyoruz...

Bu arada tavaya az miktarda zeytinyağı koyup iyice kızmasını sağladıktan sonra, tuzlu
sudan çıkarttığımız patlıcanları iyice sıkarak suyunu akıttıktan sonra, temiz bir mutfak
havlusuyla kuruluyoruz ve tavadaki zeytinyağının içinde iki tarafını çok az şekilde 
kızartıyoruz... Fazla kızartmadım ki; kızartma tadı hem olsun hem de fazla yağ çekmesin...
Her defasında tavaya yeni yağ koyarak 3-4 kere de patlıcanları az olarak kızartıyoruz...
Pişireceğimiz fırın tepsisine patlıcanları yayıyoruz ve üzerine kavurduğumuz kıymayı
eşit bir şekilde dağıtıyoruz... Tekrardan üç adet kadar domatesi rendeleyip üzerine
gezdiriyoruz... Kenarından biraz sıcak su salıyoruz en üstünü de domates ve biber ile
süsledikten sonra üzerini folyo ile kapatıp orta derecedeki fırında 50 dakika pişiriyoruz.
Daha sonra üzerindeki folyoyu alıp bir on dakika kadar da üzerinin kızarmasını sağladıktan
sonra fırından çıkarıyoruz...

Ve sıcak sıcak servis yapıyoruz... Yanında pilav ve cacık ile inanılmaz bir ziyafet benim
için, ailece sevdiğimiz bu lezzeti ilk defa esnaf lokantasına gitmeden evde yapmanın 
keyfini çıkartıyoruz...

Afiyet olsun, Sevgi ile...